بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

قَالُواْ تِلْكَ إِذًا كَرَّةٌ خَاسِرَةٌ ١٢

O takdirde bu, zararlı bir dönüştür, derler.

– İbni Kesir

فَإِنَّمَا هِىَ زَجْرَةٌ وَٰحِدَةٌ ١٣

Doğrusu o, bir tek çığlıktır.

– İbni Kesir

فَإِذَا هُم بِٱلسَّاهِرَةِ ١٤

Ki o zaman, hepsi toprağın yüzüne dökülecektir.

– İbni Kesir

هَلْ أَتَىٰكَ حَدِيثُ مُوسَىٰٓ ١٥

Musa'nın haberi geldi mi sana?

– İbni Kesir

إِذْ نَادَىٰهُ رَبُّهُۥ بِٱلْوَادِ ٱلْمُقَدَّسِ طُوًى ١٦

Hani Rabbı ona; mukaddes vadide, Tuva'da şöyle seslenmişti:

– İbni Kesir

ٱذْهَبْ إِلَىٰ فِرْعَوْنَ إِنَّهُۥ طَغَىٰ ١٧

Firavun'a git; çünkü o, çok azmıştır.

– İbni Kesir

فَقُلْ هَل لَّكَ إِلَىٰٓ أَن تَزَكَّىٰ ١٨

De ki: temizlenmeye meylin var mı senin.

– İbni Kesir

وَأَهْدِيَكَ إِلَىٰ رَبِّكَ فَتَخْشَىٰ ١٩

Rabbına giden yolu göstereyim de O'ndan korkasın.

– İbni Kesir

فَأَرَىٰهُ ٱلْءَايَةَ ٱلْكُبْرَىٰ ٢٠

Ve ona en büyük mucizeyi gösterdi.

– İbni Kesir

فَكَذَّبَ وَعَصَىٰ ٢١

Ama o, yalanlayıp isyan etti.

– İbni Kesir

ثُمَّ أَدْبَرَ يَسْعَىٰ ٢٢

Sonra arkasını döndü, koşmaya başladı.

– İbni Kesir

AYARLAR
Okuyucu